Anaerobik Antrenmanın GYM’lere Girişi
Klasik fitness in tek düze ve bir çok insan için uygun olmayan kısır döngüsü insanlara zaman para ve motivasyon kaybettirdi. Azalan tekrar artan yük ilişkisi ve tek düze izole çalismalar süperset, drop set, giant set gibi kombine setler denense de yeterli olamadi.
Azalan tekrar artan yük seklinde antrenmanlarin arkasina verimsiz kosu bandi programlari, cardio (latince kalp) ismi altinda kartondan programlarin arkasina yazildi ve ‘’Önce agirlik mi ? Cardio mu ?’’ şeklinde tartisildi.Baska sistemler (ör;cardiorespiratory) hiç olaya dahil olmuyormus gibi bir de kisaltilarak sözde bilimsel bir hava yaratildi.
Form tutamayan insanlari gören zeki antrenörler yeni sistemler gelistirdiler.Form tutmak icin sporcularin yaptigi antrenmanlari fitness salonlarina göre dizayn edip uyguladilar.Bir insanı forma sokmak icin ne gerek.Kisaca aciklamak gerekir ise anaerobik laktik antrenman…Yani oksijen borcu olusturmak.
Anaerobik Antrenman ve Anaerobik Değişiklikler
Anaerbik antrenman vücudun ihtiyac duydugu hizli atp ihtiyacini karsilayamamasi üzerine devreye giren sistemlerin ve bunlarin yan ürünlerinin genel adidir. Oksijensiz ATP üretimi, ATP‘nin anaerobik yolla yenilenmesidir.
Fosfojen sistem nedir?
Kreatin fosfat hücrede depolanir ve yüksek enerji barindirir. Bunun parcalanmasi ile vücut oksijensiz olarak ATP yeniler. Yakit üretmek icinyakittir diyebiliriz. Karmasik ve biyokimyasal olarak genis ve ayri uzmanlik isteyen bir konudur. Fosfokreatin kaslarda ATP‘den daha fazla depo edilir .Maksimal antrenmanlarda sprint v.b. cok çabuk boşalırlar (12 sn).Toplam kas konsantrasyonunda mm/ kg olarak deger verirsek ATP 4-6 mm/kg iken fosfokreatin 15-17 mm/kg’dır.
Laktik Asit Sistemi
ATP üretimi icin karbonhidratin yikildigi ve oksijen olmadigi icin laktik asidin ortaya çıktığı ve hidrojen iyonlarinda artışa neden olan, egzersizin devami ile biriken hidrojenin vücut Ph’sini düşürdüğü sistemdir.
Laktik asitin biriktigini ve çeşitli tamponlama sistemleri ile belirli bir dereceye kadar baskilanabildigini de unutmayalim. Anaerobik glikoliz ( laktik asit sistemi) 12 ayri kimyasal tepkime ile olusur. Burada cok basit bir sekilde belirttik.
Sistemin verimsizligini su sekilde aciklamak dogru olur; Aerobik yolla 1 mol depo şeker(Glikojen) ile 39 mol ATP ortaya çıkarken anaerobik glikolizde 1 mol glikojen ile sadece 3 mol ATP elde edilir.
Anaeorobik Antrenmanların Getirileri
Fosfojen sistemin ve laktik asit sistemin kapasite artisi daha hizli dolan kreatin fosfat depolari anaerobik ortamda daha uzun is yapabilen sporcu demektir. Fosfojen sistemindeki enzim artisi sayesinde bu artislar cok büyük yüzdelerde olur.ATP‘nin kaslardaki depolari % 25 artar,yenilenme süreleride azalir, fosfokreatin depolari ise ort.% 40 artis gösterir.
Anaerobik degisimler ise; Kaslardaki ATP kreatin sisteminin kapasitesinin artmasi, artmis enzim aktivitesinin ATP toparlanmasini hizlandirmasi, anaerobik ATP üretim hizinin artmasi ( daha hizli ATP yikimi daha hizli enerji üretimi) anlamına gelmektedir.
Ayrica kassal olarak maksimal antrenmanlar her iki kas tipinde de yani yavas kasilan ya da cabuk kasilan fark etmez ikisindede hipertrofiye yani büyümeye yol acar. Ayrica submaksimal egzersizler aerobik güce katki yapar.
Tüm bu getirileri kaciran eski body building tarzi sistemin evrilmesi ve bu özellikleri icinde barindiran yeni sistemlerin gelmesi ( crossfit, fonksiyonel egzersiz v.b.) sikici antrenmanlardan kurtulmanin bir yolu oldu. Bu değişim devam edecek keza planlama yönünden bir çok eksikler mevcut. Ayrica steroidler de fazla yaygın.