Sindirim; ağız yutak mide ince bağırsak ve kalın bagırsak yolunu izler anüste son bulur. Mide antrum fundus ve pilor bölgelerinden oluşur ve boş hacmi 100 ml dolu hacmi 1000 ml ye kadar çıkar. İnce bağırsağın uzunluğu ortalama 6 metre cipi 2-3 cm’dir. Yüzey alanı 300 m2 ye es değerdir. 300 m2’lik bir alanda besin emilimi söz konusudur. İnce bagırsak ve kalın bagırsaktan çıkan damarlar portal ven ile karaciğere bağlanır.
Böylece karaciğer besinlerden absorbe edilen ürünlerin ilk durağı olur. Bunun sonucunda karbonhidratlar, amino asit ve yağ metabolizmasında önemli görevler üstlenirler.
Vücut glikozu glikojen olarak depo eder. (Şekerin kasta depo hali glikojendir.) Amino asitleri sentezler, yağ asitlerinden fosfolipit sentezi yapar, yine yağ asitlerinden ek olarak kolesterol sentezi de yapar. Fosfolipidler sadece organik çözücülerle çözünürler. Büyüme, gelişme, onarım, yenileme üreme gibi yaşamsal olayların gerçekleşmesinde rol oynarlar.
Kolesterol, 70 kg bir insanda 35 gr ortalama kolesterol vardır. Geneli hayvansal yağlardan saglanir 1 g ortalama üretim 300 gr ise besin yolu ile alınır. Kolesterol tüm hormonların üretilmesinde, hücre zarlarinin yapısında son arastirmalar gösteriyor ki sinir hücrelerinde yine yapı taslarındandır. Yağda cözünen vitaminler (a,d,e,k) diye adlandırılan vitaminleri cözen yagdir.
Kolesterol lipoproteinlere yapışarak tasinir. Karaciğerden hücrelere tasinir. Hücrelere taşınan düsük yogunluklu lipoproteinler hücrelere alınmayanları karacigere götürür ve kandaki yoğunluğu artar.Dolasim sikintilarina neden olabilir.(ateroskleroz)Yüksek yoğunluklu lipoproteinler ise sentezlenmiş kolesterolü atmak icin karaciğere taşır.
Besinlerdeki karbonhidratlar;
Besinlerdeki karbonhidratlar monosakkaritler(bal, meyve vb), disakkaritler (Çay Şekeri) ve polisakkaritlerdir (Ör; makarna vb)
Polisakkaritlerin sindirimi ağızda baslar ince bagirsakta devam eder. Mide de karbonhidrat sindirimi yoktur.
Karbonhidrat emilimi; glikoz un hücre içine girebilmesi için transport proteini gereklidir. Emilim hızı hücre zarindaki transport proteininin miktarına bağlıdır. Tüm dokularda glikozun hücreye girişi kolaylaştırılmış transport ile gerçekleşir. (glikoz transport proteinleri kisaca GLUT olarak adnlandırılır. Glut yağ ve kas dokusunda glikoz girişini saglar,glut insülin hormonu tarafından aktiflenir.
Glut hücre zarından glikozu gecirir kas ve yağ hücresine glikoz girisi hızlanır. Diğer dokulara ise glut tan bağımsızdır, beyin karaciger pankreas vb..
Özet olarak besinlerin hücre icine girmesini sağlayan insülin depo edilmis yaglardan ve glukojenden sorumludur.
Fatih Özkan